24 Haziran 2012 Pazar

Polise yükleniyorlar! - Emniyetimiz Tehlikede(!)


Elif ÇAKIR bugün stargazete.com'a 9 Mayıs 2012'de yaşanmış bir yakalama olayının görüntülerini polise yüklenmek üzere sitesinde yayınlamış ve gerekenin yapılmadığı konusunda köşesine yazısını yazmış.





OLAY VİDEO DİYE YAYINLADIKLARI GÖRÜNTÜ BU



Polis okulundan yeni mezun oldum. Bu videoyu dakikalarca izledim. Olaya profesyonel polislik çerçevesinde müdahale edilmediği doğru. Ancak videoyu izlerseniz polisin elinde silahı var.



Tehlike sinyalleri en üst seviyeye ulaşmazsa o silah polisin belinden çıkmaz. Vatandaş yakalanmış. Yere yatırılmış. Kelepçe takılmak isteniyor ve vatandaş yerdeyken direniyor. Bir kaç polis kelepçe takmak için adama yükleniyor. Belki taktik yanlış. Bizim Polis Savunma Taktikleri hocalarımızın öğrettiklerine göre yere yatırılan vatandaşa böyle kelepçe takılmaz; ancak şahıs direndiği için polis memurları ilk önce direnişi kırmaya çalışıyor.



Direnme kırılıp kelepçe takıldıktan sonra da vatandaşın polis merkezine intikali sağlanıyor.



 



Elif ÇAKIR bu görüntüler için köşesinde ne yazmış dersiniz?



"Sizce fotoğrafta gördüğünüz polisler ne yapıyorlar dersiniz?



A: Yakaladıkları teröristi etkisiz hale getirmeye çalışıyorlar



B: Vatandaşa şiddetli sevgi gösterisinde bulunuyorlar



C: Altta kalanın canı çıksın oynuyorlar



D: Stres atıyorlar



Tabi ki, dövüyorlar. Yine evire çevire.



Fatih’te polislerin sokak ortasında evire çevire dövdükleri Ahmet Koca hadisesi öyle gösteriyor ki, bazı polislerimiz, genç-yaşlı-asker-kadın-erkek ayrımı yapmadan “polisin vurduğu yerden gül biter” felsefesi geliştirmişler.



Video görüntülerini izlediğinizde hepten çileden çıkacağınız bu hadise de Fatih ilçe sınırları içerisinde geçiyor. Tam bir ay önce.



Bu kez polislerimiz, Fatih Historia AVM’de bir vatandaşın üzerine çullanmışlar. Kimisi silah dayıyor kafasına. Kimisi jop kullanıyor. Birisi kolunun üzerine oturmuş kolu kırmak için azami gayret sarfediyor. Birkaç polis ve AVM’nin güvenlik görevlisi de arada bir “her şey yolunda mı” diye bakıp gidiyorlar.



Tam bir “rastgele kardeş” hadisesi yani!



Sonra “yeterince dövemediklerini” düşünüyor olmalılar ki, polis arabasının içine alıp bir de biber gazı sıkıyorlar...



Bu görüntüler elime nasıl geçti, nasıl haberdar oldum? 



Fatih’te 7 polisin sokak ortasında bir vatandaşı, hamile eşi ve çocuğunun yanında evire çevire dövmeleri üzerine Twitter’da tepkimi dile getiren bir mesaj yazdım. Çünkü artık karakolda şiddet-işkence-hakaret-aşağılama’nın bittiğini, artık “güler yüzlü polislerimizin” olduğunu ve Emniyet’in imaj tazelediğini biliyorduk.



Ama yanlış biliyormuşuz. Twitter’daki Ahmet Koca’ya sokakta polisler tarafından atılan meydan dayağına tepki amaçlı attığım mesajım, bir dokun bin ah işit etkisi yaptı. O kadar çok polis dayağına ilişkin hadise dinledim ki, üzeri kapatılan... ümraniye’de 80 yaşında yaşlı bir adama kafa göz dalıp, şikayet dilekçesini kabul etmeyen amirden, “devletin memuru, şikayetçi olmayın bir sonuç çıkmaz” diyen amirine kadar... Anlaşılıyor ki İstanbul emniyet müdürlüğümüz “dayakçı polislerine” sahip çıkma konusunda oldukça başarılı. Üzeri örtülen polis-vatandaş “ilişkisine” bir örnek ... Bu videoyu seyredin bakalım ne hissedeceksiniz?



Görüntüde polisin üzerine çullandığı vatandaş Historia AVM’de işyeri sahibi. Olay şöyle gelişiyor. Sivil giyimli üç “toplum polisi” AVM’nin Bowling salonuna geliyorlar. Önce kapalı mekanda sigara içmeye başlıyorlar, sonrasında orada bulunan kızlara sözlü olarak sarkıntılık etmeye.  Personel tarafından “kapalı mekanda sigara içme yasağı” olduğuna ilişkin uyarı alıyorlar ve “eğer içmek istiyorlarsa terasta açık yer olduğu” söyleniyor. Peki karşılık ne oluyor dersiniz. “Biz burada  sigara da içeriz, sizin .........”



Sivil giyimli olsalar da “üniformalarına ve kimliklerine” güveniyorlar. Sonrasında bir de takviye güç istiyorlar ve sonuç malum...



Nasıl olsa caydırıcı bir cezaları yok. “Soruşturma başlatılıyormuş-açığa alınıyorlarmış-yargılanacaklarmış” hikaye bunlar, bir müddet açığa alınıyorlar, gözden kayboluyorlar, sonra başka bir ilde, başka bir ilçede ortaya çıkıyorlar.



Devletin “dokunulmazları” arasında yer aldıkları için sürekli devletin “kayırmacı” sistemi bunlar için işliyor.



Oysa en ağır şekilde cezalandırılmalılar.



Emniyet; canımızı, malımızı, namusumuzu güvende hissettirmesi gereken bir kurumdur. Korkularımızı giderecek olandır, korku salacak değil...



Elbette bir de madalyonun öteki yüzü var...



Emniyet’te olumlu yönde bir değişim yaşandığını da görmezden gelemeyiz. Akademi mezunu gençlerle kadrolarda bir kan değişikliği gerçekleşiyor. Ancak henüz hepsinin istenilen düzeyde olmadığını kabul etmek lazım.



Amir-memur-şef-sorumlu ilişkilerinin ve aralarındaki diyalogların da ciddi bir şekilde ele alınması gerekiyor.



Amiri-müdürü personeline iyi davranacak ki, ona bir beyefendi olduğunu hissettirmeli ki, memurlar kendilerinin “sokaklara salınmış” bir eşkıya değil, vatandaşın güvenliğinden sorumlu “emin kişiler” ve “saygın kişiler” olduklarının bilincinde olsunlar.



Amirinden küfür-hakaret işitip aşağılanan polislerin, ellerindeki jop ve biber gazlarıyla bunun acısını vatandaştan çıkartmasından daha doğal ne olabilir ki?



Belli ki son olaydan sonra gündeme geldiği için, Emniyet Genel Müdürü’nün yeni polislere hitaben yaptığı konuşma haberlere yansıdı dün. “Ailenize nasıl davranılmasını istiyorsanız, vatandaşa da öyle davranın” dedi.



Umudumuzu koruyup, bu olaylara “münferit” deyip geçmek istiyoruz elbette.



Ancak, Emniyet içinde suç işleyen polislere yönelik “idari soruşturma”ların iş olsun kabilinden yapıldığına ve ceza davalarında da yargının emniyet mensuplarını vatandaşa karşı “kayırdığından” emin olmayıp kendini emniyette hissetmeyenlerin sayısı artıyor.



Ona göre..."



 



BU MU YANİ?



Size soruyorum sayın Elif ÇAKIR bu yazıyı niye yazmak istediğinizi bilemiyorum ama bunun için mi 9 Mayıs'taki videoyu buldunuz? Polislere karşı nasıl bir kalıp düşünce oluşmuş sizde? Olayı görmeden duymadan ayrıntılarını bilmeden polisin üzerini direkt çiziyorsunuz, videoyu bile başkalarından almışsınız size yetiştirmişler... Polisin araçda gaz kullanması söz konusu olamaz polis gaz kullandığı araçta nasıl duracak? Polis vatandaşın başına silah doğrulttu yazmışsınız videoda elinde silah olan polis sonradan geliyor ve silahı başa tutup zor kullanma gibi bir şey söz konusu bile değil. Eğer bu görüntüyü şok görüntü diye düşünüp yayınladıysanız bizim kanunumuzu kaldırsınlar. Silahımızı, jopumuzu, gazımızı alsınlar biz bilgisayar başında polislik yapalım. 



Öte yandan sağda solda ne olur bilemiyorum.



 



İdari yaptırımdan söz etmişsiniz Emniyet Teşkilatı Disiplin Yönetmeliğini okuyunuz. Açığa alınan polisin maaşını diğerlerine göre çok düşük şekilde aldığını,  polisliğin verdiği haklardan yararlanamadığını, ceza alması halinde (zor kullanmadan alıyorsa) kıdem tenzili cezası aldığını. Kıdem tenzili cezasında ceza verildiği süre kadar hiç ilerlemiyor diğer memur arkadaşlarına göre verilen ceza kadar geriliyorsun meslekte...



He bir de başlığa bakalım Emniyetimiz Tehlikede. Gerçekten böyle basınımız olduğu için biz tehlikedeyiz. Bakın şunu samimiyetle yazıyorum her şeyi yayınlayın. Ama her şeyi. Yorum fazla yapmadan yayınlayın. Çok güzel şeylerimiz de var. Polisin çok zor durumda olduğu anlar da var onları da çekin yayınlayın.



Artvinde 5 polis dayak yedi ya. Onu da yayınlayın. Neden dayak yemiştir? Sizlerden mi etkilendiler acaba? Konyaaltı'nda Emniyet Müdürümüz şehit oldu onları hatırlayalım... Çevik kuvvet saatlerce meydanda bekliyor, ona ana avrat küfredip onların sabrını deneyenleri, görevini yapmaya çalışan polisin önünde uzun eşek oynayan, kaskına vuran; polise karşı onur kırıcı harekette bulunanları da çekin.



 



 



SONRADAN EKLEDİM:



Unutmadan orada 3 polis sigara içiyormuş sivil polis. Neden orada sivil polis yok onları göremedim ben. Sadece zor kullanılıp kelepçelenen bir şahıs var. Bakınız hikaye anlatıyorsunuz hikayenin görüntüleri yok. Bilmeden araştırmadan bir kişinin demesiyle köşe yazıyorsunuz (: Aracın içinde biber gazı sıkma olayına halen gülüyorum...



 Polismyo.COM BLOG Serkan ÇAKIR

Share this post
  • Share to Facebook
  • Share to Twitter
  • Share to Google+
  • Share to Stumble Upon
  • Share to Evernote
  • Share to Blogger
  • Share to Email
  • Share to Yahoo Messenger
  • More...

9 yorum

:) :-) :)) =)) :( :-( :(( :d :-d @-) :p :o :>) (o) [-( :-? (p) :-s (m) 8-) :-t :-b b-( :-# =p~ :-$ (b) (f) x-) (k) (h) (c) cheer

 
© 2011 PMYO - PMYOHaber.Blogspot.Com - (Polismyo.com)
Designed by BlogThietKe Cooperated with Duy Pham
Released under Creative Commons 3.0 CC BY-NC 3.0
Posts RSSComments RSS
Back to top